uzman arıcılık

7 Aralık 2016 Çarşamba

ARI İLE İLGİLİ  SIKÇA SORULAN SORULAR-3
ARILAR UÇARKEN YÖNLERİNİ NASIL BULUR?
Arılar yönlerini bulmada Güneş ve Dünyanın manyetik alanına karşı duyarlıdır. Arıların gözleri polarize olmuş ışığa karşıda oldukça hassastır. Çok bulutlu güneşsiz havalardadahi polarize olmuş ışık sayesinde yönlerini bulabilirler.
Yapılan bir araştırmaya göre arılar 13 km uzağa gidip sonrasında kendi yuvalarını bulabiliyorlar. Uçarkende ufuk çizgisini kendilerine yön tayininde yardımcı olarak kullandıkları biliniyor.
 ARILAR RENKLERİ GÖREBİLİYOR MU?
Arılar ultraviyole ışığının yansıttığı renkleri görebilirler. Çiçeklerde bu yansımayı sağladığı için arılar parlak olarak görür. Kırmızı renge karşı tamamen kör olan arılar maviye yakın renkleri görebilir. Arıların görme sistemi insanlarınkinden 10 kat daha üstündür. Gözleri beyinlerine saniyede70 bin görsel gönderir. İnsan gözü mavi, yeşil ve kırmızıyı baskın görürken arılar sarı ve maviyi daha baskın görür. Arıların kafalarının üzerindeki  3. gözü ultraviole ışınlarını görmesini sağlar.
ARILAR UYUR MU?
Arılar uyumazlar fakat geceleri hareketsizdirler. Arıların uyumaması belki de ömürlerinin kısa olmasına sebeptir budur.
ARILAR KOKU ALIR MI?

Arılar çok gelişmiş bir koku alma sistemine sahiptir.  Feromonların taşıdığı mesajları ustalıkla algılarlar. Arılar çiçeklerin kokularını tanımayı sağlayan özel bir mekanizmaya sahiptir. Koku alıcı hücreleri antenlerindedir. Çiçeklerden aldıkları koku bilgilerini kodlayarak kendilerine gereken nektarı daha kolay bulabilirler.

24 Kasım 2016 Perşembe

ARICILAR TARAFINDAN SIKÇA SORULAN SORULAR
1- ARICILIKTA NE TİP KOVAN KULLANILMALIDIR?
     Arıcıların dikkat etmesi gereken en önemli konuların başında KOVAN gelir. Kovan seçerken yaşanılan bölgeye uygun mu? kovanda çatlak, delik var mı? bakılması gerekiyor.

     Uygun standartlarda yapılan kovanlar arıların üşümesini engellediği için arı haslıkları gerçekleşmez. Son yıllarda üretilen gerek tahta gerekse straforlu kovanlar arıcılarımızın ekonomisine büyük katkı sağlamıştır.
      ÜlkemizdeLangstroth  ve Dadant Tipi Kovanlar tercih edilmektedir. Karakovan kullanımı her ne kadar yaygın olsada bundan vazgeçilmeli ve modern kovanlar tercih edilmelidir.


2- TEMEL PETEK KULLANIMI NEDEN ÖNEMLİDİR?
     Temel petek  arıların çok fazla bal tüketmesini engellemek ve iş gücünden tasarruf etmek için kullanılmalıdır. Bal arıları 1 kg temel petek yapmak için 10-12 kg bal tükettiği bilindiği için temel petek mutlaka kullanılmalıdır.
    Temel petek alımına dikkat edilmeli kalitesiz ve ucuz petekten kaçınılmalıdır. Ucuz temel petek beraberinde istenmeyen kimyasallar ve hastalıkların taşıyıcısıdır. Bu sebeple temel petek üretim izni olan ve hammaddesi sadece gerçek balmumu olan petekleri almak gerekir.



3-  ARILARI BESLEMEK DOĞRU MUDUR?
   Arıların bütün bir yıl şeker ile beslenmesi doğru değildir. Fakat erken ilkbahar ve hasat sonu arıların beslenmeye  ihtiyacı olur. Özellikle ilkbahar beslemesi sezona iyi bir başlangıç yapmak ve iyi bir hasat için gereklidir.  Ancak bu şeker ile besleyip bal elde etme anlamına gelmez.      Bu dönemdeki besleme arıların daha çok arıların gelişmesi ve sayıca miktarlarının artması , nektar ve polen akışının en yüksek verimde alınması  demektir. Hastalıklara karşıda arıları güçlü hale getirir.
  Hasat sonu besleme ise arıların kışı daha rahat ve ölüm oranının en  düşük seviyede gerçekleşmesi için gereklidir. Unutulmaması gereken şey  sonbaharda kovanda kalan fazla besin erken  ilkbaharda arılar tarafından kullanılır.
    Arıları beslemek için şurup veya arı keki kullanılır.Bu tür ürünleri arı malzemeleri satan yetkili üreticilerden almakta fayda vardır. Bunun sebebi  steril ortamda üretilen kek ve şurup arı hastalıklarının önüne geçer.


1 Kasım 2016 Salı

ARI  SOKMASI

ARI İĞNESİ NEDİR?
Bal arısının iğnesi çok ince tek yönlü testere şeklinde olduğu için deriden içeri kolay girer fakat çıkartılması zordur. Bu şekilde bal arısı daha fazla zehir enjekte eder.

ARI SOKMASINDAN KORUNMANIN YÖNTEMLERİ
Bal arısı sokmadan önce bir çok uyarı verir. Balarısı rahatsız olmuşsa zigzaglar yaparak yüz ve ense etrafında vızıldar. Daha sonra bir kaç kez elbiseye çarpar. Bu durumda ani hareket yapmadan uzaklaşmak gerekir.
Ani hareketlerden kaçınılmalıdır.
Parfüm ve kolonya tarzı esanslar sürmeyin, kokular balarılarını çeker.
Açık renkli elbiseler tercih edilmelidir.
Uzun kollu ve kat kat giyinmek sokulma riskini azaltır.

SOKULMA SONRASI NE YAPILMASI GEREKİYOR?
İğneni deri üzerinde olduğunu gördüğünüzde çıkartmayı denemeyin.  İğnenin testere şeklinde olmasından dolayı zehir pompalamaya devam eder. Zehir kokusu yayıldıkça  daha fazla arı saldırısı olur. İğneyi çekmek yerine oraya  duman verilerek zehir kokusu yok edilebilinir.

SEMPTOMLAR
Sokulma yerinde şişlik, kaşıntı oluşur. Arıcı sokulmalara karşı zamanla bağışıklık kazanır.

ARI SOKMASININ TEDAVİSİ
 Sokulan yer kaşınmamalı buz ile tampon yapılmalıdır.

Amonyak uygulaması  ya da antihistaminik ilaç alınması yararlı olacaktır.

20 Ekim 2016 Perşembe

KIŞ SALKIMI
Arılar soğukkanlı  hayvanlardır yani vücut ısılarını çevre  ısıya göre ayarlarlar. Arı kolonisi havalar soğuduğu zaman bir araya gelerek kovanın merkezinde toplanarak kış salkımını yapar. Böylece birbirlerinin sıcaklığından faydalanırlar. Kış salkımı bozulmamalıdır.
Salkım daha önce yavru çıkmış petek üzerinde olur. Kovandaki petekler tamamen dolu olmaması  alt yarılarının boş olması gerekir ki boş olan yerlere arı salkım yapabilsin.
Arıların salkım yapabilmesi için kovan sıcaklığının 140C’nin  altına düşmesi gerekir.
Salkım yapan arıların üst kısmında bal olması gerekir. Salkımın iç kısımlarında bal yiyerek ısınan arılar dışa doğru, dışarıda üşüyen arılar içe doğru yavaş yavaş hareket ederler.
Salkım , sıcaklığın düşmesi ile daralır, yükselmesi  ile genişler. Salkımın içindeki sıcaklık 330C civarındadır.
Bir arının midesinde en fazla 40-50 mg kadar bal bulunabilir. 1 arı günde en fazla 2 mg kadar bal tüketir. Kışın rahatsız edilen arılar fazla bal tüketir ve karbondioksit miktarı artar.
Arılar çerçeveden çerçeveye geçebiliyorlarsa kayıp az olur. Arılar çerçevelerin bir yüzünde  ve uyuşuk vaziyetteyse beslenemiyor demektir, ölürler.
İki katlı kovanlarda hareket kolaylığı vardır. Bu sebeple arıcılığı iyi olan ülkelerde kışlatma iki katlı kovanlarda olur.
İşci arılar kışın fazla yaşar. Sebebi beslenmelerinin iyi olması ve az çalışmalarıdır.
Nem arılara soğuktan daha zararlıdır. Nem olan havanlandırması iyi olmayan kovanlarda küf oluşumu başlar. Dışarıda kışlatılan arıların uçuş deliği kapatılmamalıdır ki hava ısındığında arılar dışarı çıkabilsin.
Arılara kışın beslenmesi için bırakılan balın kaliteli olması gerekir. Aksi halde arılar dizanteri olur ölürler.

Kışın verilen kek havanın yağışsız ve rüzgarsız olduğu zaman verilmelidir. Kek örtü bezi kaldırılarak kış salkımının bulunduğu çıtaların üzerine yassı olarak konur. 10-15 gün aralıklarla ilkbahar şuruplamasına kadar verilir.

8 Ağustos 2016 Pazartesi

BALI  SÜZME İŞLEMİNDE DİKKAT EDİLMESİ GEREKENLER

Bal süzme odasının sıcaklığı ortalama 25-300 C derece arasında olmalıdır, 350 C dereceyi geçmemelidir.
Bal Peteğinin üzerindeki sır, sır bıçağı- sır rulosu veya sır tarağı ile alınmalıdır.
Sırı alınmış petekler bal süzme makinesinin dönüş yönüne ters olacak şekilde yerleştirilerek merkez kaç kuvvetinden yararlanılmalıdır.
Bal süzme makinesinin kolu önce yavaş çevrilerek peteklerin 1. yüzeylerinin yaklaşık yarısı süzülür. Daha sonra petekli çerçeve ters çevrilerek diğer yüzeyin tamamı süzülür. Sonra tekrar petek ters çevrilerek ilk yüzeydeki yarım kalan bal süzülür. Böylece peteklerin dönme esnasında parçalanması engellenmiş olur.
Telsiz petekler bal süzme makinesine konursa kırılıp düşebilir.
Hasattan hemen sonra bal yumuşak ve akışkan olacağı için hemen süzülmelidir.

Başkalarının bal süzme makineleriyle bal süzülmemelidir. Çünkü hastalık bulaşma riski olabilir.

3 Ağustos 2016 Çarşamba

PETEKLİ BALLARIN KOVANDAN ALINMASINDA
 NELERE DİKKAT EDİLMELİDİR


Bal hasadı nektar akımın azalmaya başladığı günlerde yapılmalıdır.
Kovan miktarı ve diğer şartlar da göz önüne alınarak ballı peteğin en az 3/4 'ünde yani %75'inde bal dolu gözler sırlanmış ise hasat etmek uygundur.
Bütün peteklerin olgunlaşması beklenmeden  olgunlaşan petekler alınmalıdır. Böylece kovan uzun süre açık tutulmaz ve yağmacılığın önüne geçilmiş olur.
Gezginci arıcılıkta arılar nakledilmeden bal hasadı yapılmalıdır.
Nektar akımı yavaşladığında bal alınmaz. Bu bal kışın arılar için bırakılmalıdır.
Nektar akımı bittikten sonra hasat yapılırsa yağmacılık artar.
Bal hasadı , arıların hırçın olmadığı  ve yağmacılığın az olduğu  sabahın erken saatlerinde yapılmalıdır.
Bal Hasadı için ilk önce uçuş deliğinden kovana duman verilir, kovan kapağı kaldırılır ve örtü tahtalarının aralarından duman verilerek arılar sakinleştirilir.
Ballı peteklerin arıları silkelenir, petekte kalan arılar fırça ile temizlenir, petekli bal taşıma sandığına yerleştirilir.
En önemli nokta kovandaki fazla balın alınmasıdır
Bal süzme işlemi akşamleyin yapılmalıdır



29 Haziran 2016 Çarşamba


ARICILIKTA KARINCA İLE MÜCADELE



  Karıncalar genellikle ölü arılara gelirler. Aynı zamanda bal, polen, yavru ve ergin arıları yemek  için gelirler.
  Kovan etrafındaki ölü arılar temizlenmelidir. 
  Kovanların ayaklarına tuzlu su serpilmelidir.
  Kovanın polen tuzaklarında ve kovan dip tahtasında karınca varsa koloni zayıf demektir. Bu sebeple kovanlar güçlü tutulmalı ve kovan dip tahtası yüksekte olmalıdır.
  Kovan etrafındaki otlar temizlenmelidir.
  Kovan sehpasının ayakları makine yağı ile yağlanmalıdır.
  Kovanlardan uzağa bir kemik parçası da konulabilir.
  Karıncalar için kullanılacak kimyasal öldürücüler arılar içinde ölümcüldür. Eğer ilaçlama yapılacaksa gece geç saatlerde veya sabah erken yapılmalıdır. Kovanları yerleştirmeden önce araziye bu ilaçlama yapılmalıdır.
  Karınca yuvaları bulunup imha edilebilir.
  Kovanın yüzeyi soğan ile silenebilir.
  Kovan kapağı altındaki örtü bezlerinde karınca yumurtası varsa süpürge ya da arıcı fırçasıyla temizlenmelidir.

 





ARICILIKTA KARINCA İLE MÜCADELE



  Karıncalar genellikle ölü arılara gelirler. Aynı zamanda bal, polen, yavru ve ergin arıları yemek  için gelirler.
  Kovan etrafındaki ölü arılar temizlenmelidir. 
  Kovanların ayaklarına tuzlu su serpilmelidir.
  Kovanın polen tuzaklarında ve kovan dip tahtasında karınca varsa koloni zayıf demektir. Bu sebeple kovanlar güçlü tutulmalı ve kovan dip tahtası yüksekte olmalıdır.
  Kovan etrafındaki otlar temizlenmelidir.
  Kovan sehpasının ayakları makine yağı ile yağlanmalıdır.
  Kovanlardan uzağa bir kemik parçası da konulabilir.
  Karıncalar için kullanılacak kimyasal öldürücüler arılar içinde ölümcüldür. Eğer ilaçlama yapılacaksa gece geç saatlerde veya sabah erken yapılmalıdır. Kovanları yerleştirmeden önce araziye bu ilaçlama yapılmalıdır.
  Karınca yuvaları bulunup imha edilebilir.
  Kovanın yüzeyi soğan ile silenebilir.
  Kovan kapağı altındaki örtü bezlerinde karınca yumurtası varsa süpürge ya da arıcı fırçasıyla temizlenmelidir.

 




30 Mayıs 2016 Pazartesi

ARILARDA NOSEMA HASTALIĞI

Nosema Hastalığı genellikle ergin arılarda görüldüğü gibi tüm arılarda da görülebilir.
Bu hastalık  arılarda ishale sebep olur. Bu hastalık bal arılarının sindirim sistemine bulaşık yiyecek veya sularla girer. Burada çoğalarak arıların sindirim salgısı  sistemini bozar.
Hastalığa yakalanmış arıların dışkılarında nosema sporları bulunur. Havanın soğuk ve yağışlı olduğu zaman arılar dışkılarını kovan içine bırakır ve hastalık böylece daha çabuk yayılır.

BELİRTİLERİ NELERDİR?
Nosema Hastalığı belirtileri arı ölümlerinden kısa süre önce görülür.
Arılar huzursuz davranır, susuzluk çeker, sulu dışkılama yapar, dinlenme sırasında titrerler. İğneleme refleksleri kaybolmuştur.
Sindirilememiş katı besinler şişkinlik yapar ve bu arının oksijen almasını engeller. Oksijensizlikten arılar uçamaz yerde sürünür, kasılma ve felç belirtileri meydana gelir. Bu belirtiler İLKBAHARDA yavru gelişimi ile ortaya çıkar. Yazın baskılanır, ekim ve kasım aylarında tekrar görülür.
Arılar besini tam hazmedemediğinden besinden yararlanamaz ve yavru bakımı azalır,bal verimi düşer.

NOSEMA  HASTALIĞI İÇİN ALINACAK ÖNLEMLER:
1-Kovanlar rutubetten korunmalıdır.
2- Hasta koloni varsa tedavisi yapıldıktan sonra dezenfekte edilen kovana alınmalıdır.
3- Koloniler güçlendirilmeli,yaz sonunda yavru gelişiminin durması engellenmelidir.
4- Genç arı sayısının artması sağlanmalıdır.

NOSEMA HASTALIĞININ TEDAVİSİ:
Bal arılarında aromatik olarak  Nosembee Plus'ı 500-1000ml arı şurubuna veya 1 kg arı kekine 40ml (4x10ml) karıştırarak kullanabilirsiniz.
İlkbaharda  1'e 1 oranında, sonbaharda 2'ye 1 oranında şurup hazırlanır. Hazırlanan 25 litre şuruba 25g olan Fumidil_B eklenir. Isıtılarak oluşturulan şurup soğuduktan sonra, içine ilaç eklenerek karıştırılır. Her koloniye 4 litre veribilirsiniz.
Nosema Hastalığına yakalanan kovanı dezenfekte etmek için 49 0 C 'lik ısıda 24 saat bekletmelisiniz.


18 Mayıs 2016 Çarşamba

İLKBAHARDA YAVRU BÜYÜTMENİN KONTROLÜ
                                                                                                                                                        
İlkbaharda kuluçkalık faaliyetleri incelenerek yavru büyütmenin düzenli yürüyüp yürümediği kontrol edilmelidir.
Bir kovandaki arı miktarı mevsimlere göre değişkenlik gösterir. Gözlerde yumurta veya genç larvaların bulunması , kovanda ana arının var olduğunu ve yavru büyütmenin devam ettiğini gösterir.
Gelişmekte olan yavru arıların çerçeve üzerindeki dağılımına göre ana arının yalancı mı? yaşlı mı? olduğu tespit  edilir ve gerekirse kovana yeni ana arı verilmelidir. Eğer kuluçkalıkta 10 çerçeveden 7-8 tanesi yavrulu ise bu ana arının iyi olduğunu ve yavru büyütmenin düzenli olduğunu gösterir.
Hepimizin bildiği gibi ilkbahar çiçek mevsimidir. Fakat hava sıcaklıkları istenildiği gibi olmadığında arıların uçuş saatleri sınırlıdır. Kovanda bu işi yapacak işçi miktarı azdır.
Ana arı da kovan içindeki polen ve nektar miktarına göre yumurtlama yapar. Bol gıda varsa fazla yumurtlar.
Ana arıya dışarıda bol gıda varmış hissini vermek ve ana arıyı daha fazla yumurtlatmak için erken ilkbaharda kovanda bal olup olmamasına bakmadan teşvik şuruplaması verilmelidir. Bu şuruplama arıların kısa zamanda çoğalmasını ve bol ürün vermesini sağlar.
Kovanda bol gıda bulunmazsa işci arılar yavruları petek gözlerinden çıkartır ve ölüme terk ederler. Bunun olmaması için teşvik şuruplamalarına devam etmek gerekir.
Mesela 15 Nisanda teşvik şuruplaması yapılırsa ana arı 5-6gün sonra yumurtlamaya başlar. 21 gün sonra yani  11-12 mayısta genç işci arılar petek gözlerinden çıkarlar ve 21 gün sonra yani 1 haziranda polen ve nektar toplayan tarlacı arılar olarak kovan dışına çıkarlar.
İyi miktarda genç işci arı yetiştirmek ;
1-Uygun çevre şartlarına, 2- Genç ve verimli ana arıya, 3- Yeterli ve kaliteli bal ve çiçek tozuna bağlıdır.
Kovanı beslemeye bal akımından 42 gün önce başlanmalıdır ki tarlacı arılar güçlü ve aktif bir şekilde bal ve çiçek tozu toplayabilsinler. Ancak bitkilerde bal akımı başlamadıysa şurup vermeye devam edilmelidir ki arılar aç kalıp ölmesinler.
Arı ölümlerinin dışında eğer gerekli tedbirler alınmaz ise koloniler oğula gider. Oğula giden kovanda zayıf kalır.
 İlkbaharda ana nektar akımı 3-4 hafta sürer. Yağmurlardan sonra birkaç hafta daha  ana nektar  akımı devam eder.  Ana nektar akımı sırasında oğul alma ya da bölme yapmak yanlıştır. Ana nektar akımından sonra bölme yapılarak koloni çoğaltılmalıdır. Şeker şurubuyla besleme yavru yetiştirme üzerine etkilidir.

Koloniler her akşam veya iki günde bir 250 gram şurupla beslenirse yağma ihtimali azalır. Yemlikler üstte veya kovan uçuş deliğine monte edilebilir.Kovanda 4-5 kg bal var ise  kek veya şurupla besleme yapılmalıdır.


4 Mayıs 2016 Çarşamba

BALLIK KOYMA

     Kuluçkalık üzerine ballık bütün çerçevelerle beraber konulmalıdır. Ballıktan alınan 2 çerçeve ile kuluçkalıktaki başta ve sonda bulunan peteklerin yanındaki petekli çerçeveler ile yer değiştirilir. böylece kuluçkalıktaki ana arı bu boş peteklere yavrulama yapar. Bu işlem yapılmazsa ana arı ballıktaki çerçevelere yumurtlama yapar ve ballıktaki petekler esmerleşir. Bu işlemden sonra 3-4 gün arayla kontroller devam etmelidir.
     Bol miktarda nektar geldiği zaman ballık 2 haftada dolabilir. Ya bu ballar alınmalıdır ya da 2. bir ballık konulmalıdır.
2. ballık konulacaksa 10 boş çerçevesiyle kuluçkalıkla 1. ballık arasına konmalıdır.
Balları alıcaksanız alıp süzmeniz gerekir. Bal akışı sırasında kovanlar kovanlar sık sık açılmamalıdır.
İlkbaharda ana nektar akımı 3 ila 4 hafta sürer. Bu süreçte kovan bölmek ve oğul almak doğru değildir.

Ana Arı Izgarası: Bal mevsimi başlayınca kuluçkalıkla ballık arasına konmalıdır. Böylece ana arı kuluçkalıktan çıkıp ballığa yumurtlama yapamaz.

Petek İşleme: 1,5 kg her koloni için 21-22 temel peteği işlemeleri sağlanmalıdır. Peteği işleme işi nektar akımı öncesinde bitirilmelidir. Bitmez ise nektar akımı öneminde arı bal depo etmesi gerekirken petek yapar. Arıya şerbet verilirse petek işleme işi yaptırılmış olur. Balmumu salgılayan arı vücut proteinini kaybedeceğinden arılara polen takviyesi de yapılmalıdır.





27 Nisan 2016 Çarşamba

ANA ARI VERİLECEK KOVANIN ÇERÇEVELERİNİN SIRALAMASI

1- Ballı, 2-Polenli, 3- Kapalı yavrulu, 4- Açık yavrulu, 5- Ana arı kafesinin yerleştirildiği açık yavrulu çerçeve, 6-Şurupluk sıralamasıyla konulmalıdır.

Ana arı 75 yumurtlamadan sonra dinlenmeye çekilir. Bu süre zarfında genç işci arılar ana arıyı ağzıdan beslerler.
Fakat 2-12 günlük işci arı yoksa ana arı beslenemez  ve işci arılar ana arıyı öldürürler.
Sonra da yalancı ana arı yaparlar. Bu durmda yalancı ana arı silkelenerek kovandan uzaklaştırılmalı ve kovana genç işci arılı çerçeve takviyesi yapılmalıdır.

Arılar ilkbaharda oğul igüdüsüyle 100 civarında ana arı hücresi oluşturur. Bu sebeple oğul üretimi olmayan koloniler oluşturulmalıdır.
Ana arı gözü olan kovanlarda arı oğla gitmeden 4 çıtası bölünüp ayrı bir kovana alınarak yeni bir koloni oluşturulmalıdır.Bu ayrılan koloniye yeni ana arı verilmelidir.

Ana arısız kovanlarda yavru ve döllü yumurta olmayacağından yeni ana arı verilen kovana genç işci arılı çerçeve nakli yapılmalıdır.

Ana arısı ölen kovan kendi anasının  oluşması beklenir ve tarlacı arıların meydana gelmesi 60 günü geçer. Bu da mevsimin geçmesi demektir. Yani geç kalınmış olur.
Bunu önlemek için ruşet kovanlarda üretülen ana arı kovana verilmelidir.

Kovanda ana arının yeni ve kaliteli olduğunu  peteğe bakarak anlayabilirsiniz. Petekte düzenli ve kapalı yumurtalar olmuşsa bu kovanın ana arısı verimli ve genç demektir.


11 Nisan 2016 Pazartesi



ANA ARISIZ KOLONİLERE ANA ARI VERME

Kovanlardaki ana arı yaşlı ise öldürülmesi gerekir. Yaşlı ana arı düzenli olarak yumurta atmaz. Düzensiz olarak aralıklarla sağa sola yumurta atar. BU şekilde ana arının yaşlı olduğunu anlayabilirsiniz.
Öldürülen yaşlı ana arı kovandan atıldıkdan 4 gün sonra kovanda bulunan tüm ana arı memeleri imha edilir.
Ana arı kafesi iki açık yavrusu olan kuluçkalık çerçevelerin arasına çıkış deliği üstte olacak şekilde yerleştirilmelidir.
Ana arının kokusu kovana hakim oluncaya kadar ana arı kafesten çıkarılmaz. Ana arı kafesinde işci arı bulunmamalıdır. Çünkü yabancı işci arılar koku salgılar ve kovandaki diğer işci arılar bu kokudan dolayı alarma geçerler. Bu durumda yeni ana arıyı kovana kabul ettirmeyi zorlaştırır. 3-4 gün sonra işci arılar yeni ana arıya alışırlar.
Ana arı verilmeden 1 gün önce ve ana arı verildikten bir kaç gün sonra teşvik şuruplaması yapılır. Ana arı kafesinde iken işci arılar ana arıyı besleyebilmelidir ama ana arı kafesine girmemeler.
Ana arı verilen kafes 3-4 gün rahatsız edilmemelidir.
Ana arı bu süre zarfında etrafa koku yayarak kendini kabul ettirir. Ana arısız kovanda işci arılar saldırganlaşır, düzensiz çalışırlar. İşci arılar aynı zamanda ana arı yüksüğü yaparlar. Yapılan bu 3-4 yüksükten sadece bir ana arı kalır. İşci arılar diğer yüksüklerin etrafını çevirerek ısının yükselmesini sağlayıp ana arıları öldürmüş olurlar.
Kovana Ana Arı Verme:
Ana arı verilecek kovanda yalancı ana arı, ana arı, ana arı yüksüğü ve günlük yumurta olmamalıdır. Ana arı verilecek koloni 5-6 çerçeveli olmalıdır.
Ana arısız 6 gün beklenir, 6 gün sora varsa kovandaki bütün ana arı yüksükleri bozulur.
Kafesteki işci çıkarılr çıkarıldıktan sonra ana arı açık yavru gözlü 2 peteğin arasına verilir. Ana arı kafesinin  kek kısmı aşağıya bakmalıdır. 1 gün sonra ana arı kafesten çıkarılır. Kabul edilmezse tekrar kafese alınır 1 gün daha beklenir ve tekrar kafesten çıkarılır.
Güçlü Kolonilere Ana Arıyı Kabul Ettirmek:
Güçlü koloniye ana arıyı kabul ettirmek için koloni önce ikiye bölünür. Anasız kalan koloniye ana kazandırılır.  Koloni tekrar birleştirilir.



7 Nisan 2016 Perşembe

İLKBAHARDA   ANA  ARI  KONTROLÜ

Kovanlarda ana arı aranmalı, bulmak için kalabalık peteklere bakılmalıdır.
Arılar polen getiriyorsa ve günlük yumurta varsa ana arıyı aramaya gerek yoktur. Fakat günlük yumurta –larva yoksa ve erkek arı gözleri çoğalıyorsa – ana arı yoksa kovanda yalancı ana tehlikesi var demektir. Kovana ana arı verilmelidir.
İlkbaharda ANA ARI kontrolünde;
1-Peteklerde erkek arı gözü fazlaysa ve yumurtalar dağınık bir şekilde ise ANA ARI YAŞLIDIR.  Daha  sonraki  ana arı yetiştirme dönemlerinde bu koloninin ANA ARISI değiştirilmelidir.

2-Peteklerde yumurta yoksa ama ana arı varsa bu ana YENİ ANA ARIDIR. Çiftleştikten sonra        yumurtlayacaktır.
3- Yumurtalı kısmın alt kenarında ana arı memesi var ise OĞULA gidecektir.
Kovanınız iki katlı ise koloniler kışı genellikle üst katta geçirebilir. Bu sebeple arıların nerde kışladığı belirlenmelidir. Daha sonra çerçeveler hızlıca kontrol edilip çerçevelerde yavru olup olmadığına bakılmalıdır. Yeterince kuluçkalıkta yavru varsa ana arının var demektir.
Erken ilkbaharda ana arı yetiştirilmediği için bu dönemde ana arısız oldukları tespit edilen güçlü veya zayıf koloniler, ana arısı iyi zayıf kolonilerle birleştirilmelidir.
Ana arısı olmayan kovanlar her gün 1 metre ana arısı olan zayıf kolonili kovana yaklaştırılmalıdır. Yaklaştırma gerçekleşince ana arısı olan kovana bir rampa konur ve diğer kovandaki arılar buraya silkelenir.
Oğul verecek kovanlar güçlü olur. Bu kovanlardan zayıf kovanlara takviye yapılabilir. Zayıflayan bu kovanlara ballık takviyesi yapılabilir.




11 Mart 2016 Cuma

İLKBAHARDA YAPILMASI GEREKEN ÇERÇEVE KONTROLÜ

Arılı ve ballı çerçeveler temiz bir kovana yerleştirilmelidir. Kovan temizlendikten ve kuruduktan sonra çerçeveler tekrar eski kovana konulmalıdır.
Ana arı düşerse de kovanın içine düşsün diye çerçeveler kontrol sırasında kovanın üzerinde tutulmalıdır.
Yavrulu çerçevelerdeki yavruları üşütmemek için tek tek alınıp tekrar çerçeveler aynı yerine konulmalıdır.
Siyah petekli çerçeveler alınıp eritilerek mum yapılabilinir. Çünkü siyahlaşmış peteklerde yavru gözleri küçülür. Bunlarda bakteri ve mantar sporları barındırıyorsa larvalar iyi gelişemez. Açık renkli yeni peteklerle çalışılmalıdır.
 Kırılmış, esmerleşmiş çerçevelere ana arı yavru bırakmak istemez bu sebeple kötü çerçeveler alınıp yerine yenisi konulmalıdır.
Geçen yıldan kalma petek verilmeyecekse yeni petekler son konulmalıdır.
Kovandaki petekler eksik veya kırılmışsa işci arılar bu peteklere erkek arı gözü yaparlar kovanda erkek arı çoğalır.
Kovanda 4-5 çerçeveden fazla arılı çerçeve var ise arının durumu iyi demektir. 4-5 çerçeveden az ise birleştirme yapılmalıdır.
Kovanda işçi arı ne kadar fazlaysa kovan o kadar fazladır. Kovanda erkek arının fazla olması istenmeyen bir durumdur. Genç  ana arı olursa erkek arı miktarı az olur.

Sır tarağı ile alınan petekler deformedir. Petek derinliği fazla olur ise ana arı yumurta atamaz. Bu sebeple petekler bıçakla traşlanmalıdır.

4 Mart 2016 Cuma

İLKBAHARDA DİP TAHTASININ KONTROLÜ

Kovan kapağı yavaşça kaldırılır kovanın içine üstten hafifçe körükle duman verilir. Çerçeveler propolis ile kaplı olacağından el demiri ile çerçeveler çıkarılır ve kontrollere başlanır. İç kapaktaki arılar kovana girsin diye iç kapak gire konur. Hafif duman verilerek kovanların kuluçkalıkları dip tahtasından ayrılır ve temizlenir.  Olabildiğince çabuk yapılmalı bu işlemler.
Temizlikten sonra dip tahtası çıkarılır, ölmüş arılara bakılır. Ölü arıların bir su bardağı kadar olması normaldir.

Dip tahtasından temizlenen artıklar ya gömülmeli ya da yakılmalıdır. Kovanın çevresine bırakılırsa yağmacılığa sebep olabilir. Dip tahtası arılar uçuşa çıktığında değiştirilmelidir.
Dip tahtasında petek kırıntıları varsa kovanda açlık olasılığı var demektir.
Dip tahtasında şeker kırıntısı var ise bal donmuş demektir arılara şurup verilmelidir.
Çiçek tozu varsa ana arının yumurta yapması için yeni çerçerve konulmalıdır.
Kovan içinde ve uçuş tahtasında dışkı varsa dizanteriden şüphelenilmelidir.
Dip tahtasında güve kozaları varsa bu petekler alınmalı ve yerine temiz ballı çerçeveler konmalıdır.
Dip tahtasını dezenfekte  etmek için % 5’lik sodalı su  ile veya hidrojen peroksitli su ile silinmelidir.

 

2 Mart 2016 Çarşamba

İLKBAHARDA  KOVANLARDA YAPILMASI GEREKEN KONTROLLER

   Erken ilkbaharda hava sıcaklıkları düşükse kovanlar dışarıdan kontrol edilmelidir. Akşamüzeri bütün arılar kova girdikten sonra kovana hafifçe vurularak kovandan gelen sesler dinlenmelidir. Gelen ses güçlüyse arı kolonisinin güçlü olduğu, ses zayıf geliyorsa veya hiç ses gelmiyorsa koloninin zayıf olduğu ya da söndüğü anlamına gelir. Zafıf ses geliyorsa koloni anasız da kalmış olabilir.
   Kovan içinden kuru yaprak sesi gelmesi, dip tahtasının üzerinde petek kırıntıları ve ölü arı varsa bu koloninin aç kaldığına işarettir.


   Erken ilkbahar bakımı, bölgelerimize göre değişkenlik gösterse de, Türkiye’de genellikle mart ayının      başında yapılır.  Özellikle erik ağacının çiçeklenmesi ilkbahar kontrolleri için bir işarettir.
 Sıcaklıklar 15-20 0 C olduğu bir günde saat 11-15 arası, güneşli bir günde kovanlar açılabilir.
1-Yağmurlu, soğuk,  rüzgarlı günlerde kovanlar açılmamalıdır. 
2-Kovanı açmadan önce malzemeler hazırlanmalı, sakin hareket edilmeli, parfüm benzeri esanslar                    kullanılmamalıdır.
3-Güneşli ve sıcak bir günde açılan kovanlara maskesiz gidilmemelidir.
4-Körük yakılmalı, çalışma yaparken uçuş deliği kapatılmamalıdır.
5-Çalışırken Güneşi arkamıza almalıyız.
6-Sakin ve yavaş çalışmaya başlamadan önce kovan kapalıyken giriş deliğinden duman verilmelidir.
7-Ana arının ikinci çerçevede olma ihtimali az olduğu için kontrollere ikinci çerçeveden başlanmalıdır.
8-Ballı petekler dışarıda bırakılmamalı, şerbet etrafa dökülmemelidir. Yağmacılığa sebep olur.
9-Yavruları üşütmemek amacıyla kovan kapağı 5-15 dakika açık bırakılmalıdır. Arılık üşürse larva ve pupa      dönemindeki arılar ölür. Arılarda yavru üretimi azalır.
10-Kovana girip çıkan arılara bakılmalı, yağmacılık var mı? bakılmalı, kovan çevresindeki zararlı hayvanlara      bakılmalı,uçuş tahtasında nosema, sarı renkli dışkı(dizanteri belirtisidir) var mı? bakılmalıdır.
11-Kovanlara rüzgar zarar veriyor mu? Bakılmalıdır.


15 Şubat 2016 Pazartesi

EŞEK ARILARI , SARICA ARILARIN ZARARLARI VE  ONLARLA MÜCADELE YÖNTEMLERİ
Eşek arılarının  işci arıları genellikle bal arılarını eylül ayından itibaren öldürmeye başlarlar. Eşek  arıları daha çok  zayıf arılara yiyecek toplarken veya kovana dönerken  zarar verirler.Bazen toplu olarak bal arısı kovanlarına hücum ederek  zayıf  kovandaki  ballara ve bal arılarına büyük zarar verirler.
Eşek arılarının iki türü vardır. Bunlardan bir tanesi Vespa Orientalis diğeri Vespa Crabro’dur.
                              
      
Eşek arıları  yuvalarını toprak altlarına ve ağaç kovuklarına, çatı bucakları gibi yerlere  yaparlar. Bu iki eşek arısı türüyle  mücadele etmek için çeşitli yöntemler kullanılabilir.
1-Eşek arılarından kurtulmak için  yuvaları yok edilmelidir.
2- Kovanların uçuş delikleri daraltılmalıdır.
3- Bir ipe ciğer ya da et parçası takılabilir. Daha sonra eşek arısı bu eti yuvasına götürürken takip edilip yuvası böcek mücadele ilaçlarıyla yok edilebilir.
4- Eşek arı kapanları kullanılabilir. Kapanın içine et ya da ciğer konulur. Eşek arısı kapanın içine girdikten sonra tekrar çıkış yapamaz.
5-  Pet şişeyle kullanılan eşek arısı kapanları kullanılır. Mantık aynıdır içerisine ballı su konan iki pet şişeli  eşek arısı kapanı kovanın her iki yanına asılır.  Şişenin içine giren eşek arısı dışarı tekrar çıkamaz.




           Şişe ile Kullanılan                          Poşet ile Kullanılan                           Tel Kafesli Kapan


   Bu yöntemlerden hiç biri işe yaramıyorsa kovanlarınızın yerini değiştirmeniz gerekiyor.

21 Ocak 2016 Perşembe


BALLI BİTKİLER

AĞAÇLAR VE BAL VERİMLERİ
MEYVE AĞAÇLARI VE BAL VERİMLERİ

 KÖKNAR AĞACI
15-20 KG/ha
FINDIK
15-20KG/ha

TATLI KESTANE
30-120KG/ha
KAYISI AĞACI
25-40KG/ha

AT KESTANESİ
30-100KG/ha
KİRAZ AĞACI
20-40KG/ha

KAYIN AĞACI
20KG/ha
KIZILCIK AĞACI
20KG/ha

DİŞBUDAK AĞACI
15-20KG/ha
AYVA AĞACI
30KG/ha

TARLA AKÇA AĞACI
200-400KG/ha
ELMA AĞACI
20-30 KG/ha

HUŞ AĞACI
8-10KG/ha
ALIÇ
35-100KG/ha

YUVARLAK GÖVDELİ LADİN
15-20 KG/ha
ARMUT AĞACI
18-20KG/ha

ALTIN YAĞMUR AĞACI
100-200KG/ha
ŞEFTALİ AĞACI
20-40KG/ha

NORVEÇ AKÇA AĞACI
100-200KG/ha
ERİK AĞACI
20-30KG/ha

AKASYA
1000KG/ha
VİŞNE AĞACI
30-40KG/ha

BEYAZ SÖĞÜT
100-120KG/ha


KEÇİ SÖĞÜDÜ
100-200KG/ha
ÇOK YILLIK ARI VE TIBBİ BİTKİLER VE BAL VERİMLERİ

GÜMÜŞ IHLAMUR
1200KG/ha
MELEK OTU
90KG/ha

GENİŞ YAPRAKLI IHLAMUR
800KG/ha
ENGİNAR
150-400KG/ha

KÜÇÜK YAPRAKLI IHLAMUR
1000KG/ha
ÇOBAN KEKİĞİ
200KG/ha

KARAAĞAÇ
8-10KG/ha
REZENE
25-100KG/ha


ÇÖRTÜKOTU
50-100KG/ha

ÇALILAR VE BAL VERİMLERİ
LAVANTA
50-100KG/ha

YABAN MERSİNİ
10-12KG/ha
YONCA
25-200KG/ha

BEKTAŞİ ÜZÜMÜ
25-70KG/ha
NANE
100-200KG/ha

FINDIK AĞACI
15-20KG/ha
EBEGÜMECİ
30-50KG/ha

KARTOPU AĞACI
25-40KG/ha
KARAHİNDİBA
200KG/ha

DENİZ KARABUĞDAYI
25KG/ha
SÖĞÜT OTU
40-60KG/ha

TUZ SEDİRİ
25KG/ha
OĞUL OTU
100-150 KG/ha

SİYAH KUŞ ÜZÜMÜ
10-30KG/ha
ADAÇAYI
280KG/ha

BİRALIK KARABUĞDAY
35-100KG/ha
DENİZ ÇOBAN PÜSKÜLÜ
100-150KG/ha

BÖĞÜRTLEN
30KG/ha
TATLI ÜÇGÜL YONCASI
150-300KG/ha

BİBERİYE
10-20KG/ha
BEYAZ ÜÇGÜL YONCASI
100-250 KG/ha

AVRUPA ÇİĞLİ BÖĞÜRTLEN
30-50 KG/ha
KIRMIZI ÜÇGÜL YONCASI
25-50KG/ha

ALIÇ
35-100KG/ha
KARA ISIRGAN OTU
50KG/ha

SİYAH ALIÇ
25-40KG/ha
ÖLÜ ISIRGAN OTU
50-150KG/ha

KIZILCIK AĞACI
20-30KG/ha
YAVŞAN OTU
40KG/ha

YAŞLI AĞAÇ
80KG/ha


ASMA
5-10KG/ha



AHUDUDU
50-200KG/ha



YILLIK ARI BİTKİLER  VE  TIBBİ BİTKİLER  VE  BAL VERİMLERİ

MISIR ÇİÇEĞİ
60KG/ha
HARDAL(BEYAZ)
40KG/ha

ANASON
50KG/ha
YABANİ HARDAL
40KG/ha

FESLEĞEN
100-120KG/ha
KAVUN,KARPUZ
10-40KG/ha

KİŞNİŞ
100-500KG/ha
KIRMIZI TURP
40-50KG/ha

BALKABAĞI
75-105KG/ha
PANCAR
5-15KG/ha

AYÇİÇEĞİ
34-102KG/ha
BEYAZ TATLI ÜÇGÜL
200-500KG/ha

50-60KG/ha
LAHANA
20-30KG/ha

KETEN
10KG/ha